Alman basını yerel seçimleri nasıl gördü?
Frankfurter Allgemeine Zeitung’un internet sayfasında yer alan yorumda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yerel seçimlerde yer almamasına rağmen aktif rol oynadığı seçimlerde aldığı yenilgiye dikkat çekiliyor:
“Bu, aynı zamanda oy pusulasında yer almasa da Erdoğan için de bir yenilgi. AKP’nin seçim kampanyası, Cumhurbaşkanına göre şekillendirilmişti. Erdoğan, elindeki tüm devlet aygıtlarını kendisi için sembolik bir önem taşıyan metropolleri partisinin geri alması için seferber etti. AKP’nin İstanbul adayı Murat Kurum Erdoğan’ın gölgesinde kaldı. Kabineden çok sayıda bakan onun için seçim kampanyası yürüttü.”
“AKP’nin kalesi” olarak görülen pek çok bölgede CHP’nin zafer elde ettiğine dikkat çekilen yorumda, yerel sçeimlerin Türkiye’deki siyasi tabloyu değiştirme potansiyeline sahip olduğu belirtiliyor. İktidarın aldığı ağır yenilginin kaçınılmazlığını hazırlayan sebeplere ilişkin de şu satırlar göze çarpıyor:
“Seçim sonuçları halkın yüzde 67 civarındaki yüksek enflasyondan duyduğu büyük memnuniyetsizliğin tezahürü. Çalışan nüfusun yarısından fazlasının aldığı asgari ücret, bırakın kira ve giyim masraflarını karşılamayı, artık bir ailenin sağlıklı bir şekilde beslenmesine bile yetmiyor. Geçen yıl Mayıs ayında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında da durum daha iyi değildi. Ancak o dönemde Erdoğan yine de seçmenlerini oyalamayı başarmıştı.”
Spiegel: Nabız yoklamasının sonucu iyi görünüyor
Der Spiegel’in internet sayfasında yer alan izlenimde Erdoğan’ın İstanbul’a atfettiği önem ve aldığı ağır yenilgiye ilişkin şu satırlar göze çarpıyor:
“Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden bir yıl sonra yapılan yerel seçimler, Erdoğan için bir nabız yoklaması olarak görülebilir ve bu yoklama sonucu iyi görünmüyor. (Erdoğan’ın) odağında her şeyden önce İstanbul vardı. Siyasi kariyerine burada Belediye Başkanı olarak başlayan Erdoğan için bu şehir özel bir öneme haiz. Şehir ülke geneli için de kritik önemde. Hep denildiği gibi; İstanbul’u alanın ülkenin gelecekteki Cumhurbaşkanı olmak için de şansı yüksek. Bu nedenle Erdoğan için partisi AKP’nin şehri geri alması özel bir önemde taşıyordu. Adayı Murat Kurum’la birlikte kamuoyu önünde defalarca oy istedi. Ancak Cumhurbaşkanının kendisi ve çok sayıda kabine üyesi seçim kampanyasına dahil olarak Kurum’u desteklese de adayı buna rağmen – ya da tam da bu yüzden sönük kaldı.”
Süddeutsche Zeitung’da yer alan Raphael Geiger imzalı İstanbul’dan seçim izleniminde ise İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığını yeniden kazanan Ekrem İmamoğlu’nun seçim zaferine ilişkin şu satırlara yer veriliyor: “Şehri kazandı, belki de birkaç yıl içinde tüm ülkeyi de kazanacak. Ama şu anda onun olan şey bu gece.”
İmamoğlu’nun zafer konuşmasını izleyen Geigner, İBB Başkanı için şu ifadeleri kullanıyor: “Bu adamı bu kadar büyülü yapan şeyin ne olduğunu söylemek zor. Fazla bir şey söylemesine de gerek yok. Sahnedeyken, bir şovmen gibi İstanbul’un farklı semtlerini alkışlar arasında sayması yeterli.”
RND: Erdoğan için ağır yenilgi
RedaktionsNetwerk Deutschland’da (RND) yer alan “Erdoğan için ağır yenilgi” başlıklı analiz bundan sonraki sürece odaklanıyor. Erdoğan’ın anayasaya göre bir kez daha Cumhurbaşkanlığına aday olamayacağına, ancak Cumhurbaşkanının olası bir anayasa değişikliğini sık sık dile getirdiğine dikkat çekilen yazıda şu ifadelere yer veriliyor:
“Bundan sonra Erdoğan’ın yerel seçim sonuçlarını nasıl yorumlayacağını ve anayasa reformu planlarını devam ettirip ettirmeyeceğini görmek ilginç olacak. Pazar akşamı Ankara’daki Cumhurbaşkanlığı sarayından bu konuda herhangi bir açıklama gelmedi. Ancak net olan bir şey varsa o da 2012’den bu yana bir düzine seçim kazanan ‘yenilmez Erdoğan’ efsanesinin çatırdamaya başladığı.”
DW/SÖ,JD
DW Türkçe’ye engelsiz nasıl erişebilirim?